Kimsenin süper kahramanı kendisinden başkası değil!
Hayır işte yanlış…
Umutsuz ve yalnız olduğunda kurduğun ilişki sağlıklı bir ilişki değildir. Kendi en iyi halinde olduğun ve mutlu olduğun zaman kurduğun ilişki olmalıdır iyi olan.
Mantıklı sakin ve zamanla gelişen. O olmazsa ölürüm yaşayamam ama uçlarda yaşanan ilişki değil. Bu heyecanlı ve tutkulu gibi gelsede başta aslında çok yorucu, kendini değersiz ve umutsuz hissettiğin zaman aşık olma.
O aşk değil uyuşturucu, acından ve yalnızlığından kaçmanı sağlayan. O uyuşturucu etkisi sadece birkaç hafta ve aylık, gözün açıldığında yanındaki kişiye şaşırabilirsin.
Manipülatif insanlar ve aşk bombası taktiği
Bu sadece aşk ve flört olarak değil arkadaşlık, iş ilişkisi olarak da çok popüler. Bu kişiler sokakta önünüzü kesen veya telefonla sizi arayıp yalanlar söyleyen dolandırıcılar gibi adeta.
Şeytan tüyleri var sanıyorsunuz ama değil, vicdan veya merhamet duyguları yok. Karşı tarafı sinsice analiz ediyorlar önce… Bunu çok sık soru sorarak, birden hayatına yoğun şekilde girip nefes aldırmayarak ve sevgi, ilgi, tatlılık üçlüsüne boğarak yapıyorlar önce. Öyle bir sevgi ve ilgi veriyor ki size önce neye uğradığınıza şaşırıyorsunuz, hayalinizdeki kişiye bukalemun gibi dönüyorlar.
Siz yavaş ve sakin gitmek istediğinizi söyleyip, tam güvenmediğinizde de (doğal olarak…) hemen sizi suçlu hissettirip duygu sömürüsü yapıyorlar. İlişki sırasında da tripleri, kaprisleri ve istedikleri şeyler olmadıklarında küsüp sizi sessizlikle cezalandırmaları ayrı bir yöntem. Asla olgun ve bilinçli şekilde tartışamıyor veya sorunu konuşamıyorlar.
Hiçbir eleştiri ve olumsuzluğa, reddedilmeye tahammülleri yok. Bu da çok düşük olan egolarından kaynaklı. Özgüvensizler ve nereye saldıracaklarını şaşırıyorlar adeta. Bu insanların gerçek yüzünü görmeniz için 1 ay tamamen yeterli. 1 ayda zaten arkadaş, aile, geçmiş ilişki, genel yaşam tarzı gibi birçok konu hakkında onları gözlemleme fırsatınız oluyor ve maskelerini çok rahat düşürüyorsunuz. O zaman da onlar çirkefleşip sizi kaybetmemek ve kanınızı daha da fazla emebilmek için tüm kozları kullanıyor.
O ana kadar ona verdiğiniz sırlar, içinizi açtığınız düşünceleriniz vs. ne varsa size karşı silah olarak kullanıp sizi güçsüzleştirmeye ve kendine muhtaç hale getirmeye çalışıyor. Bu kişilerden korunmak için her zaman temkinli, çevresindeki insanlarla olan ilişki kalitesini inceleyerek adım atmak lazım. Aile ve ev arkadaşlarına bencil, cimri ve kaba davranan birinin sizle yakın olduktan sonra tam tersi şekilde iyi olmasını bekleyemezsiniz değil mi? Herkesin özü aynıdır ve değişmez.
Köprüyü geçene kadar da ayıya dayı derler… Hayır dediğiniz zaman kendinizi suçlu ve kötü hissediyorsanız. duygu ve düşüncelerinizi net ifade etmeye korkuyorsanız, direk suçlamalarla karşılaşıyorsanız hep onların istediği oluyor, sizin tercih ve istekleriniz önemsenmiyorsa her zaman başrolde onlar ve onların sıkıntıları var ve siz hep onlara destek olmak zorundaymış gibi hissettiriliyorsanız, sizin sıkıntılarınız önemsenmiyor ve ciddiye alınmıyorsa, sizin için bir fedakarlık yapılmıyor yapılsa bile isteksiz ve kaba davranılıyorsa, karşınızdaki kişi çevreye ve insanlara duyarsız sadece kendini düşünen biriyse, tartışmalarda terbiyesiz ve kaba konuşuyorsa, duygusal gitgelleri çok sık ve yorucu hatta korkutucu boyuta geldiyse, yalnız kaldığınızda ve düşündüğünüzde bir şeylerin yanlış olduğunu hissediyor ve kendinizi mutsuz hissediyorsanız, ona hayır dememek için kendi sınır ve kurallarınızı aşmasına izin veriyorsanız bunlar toksik bir ilişkide olduğunuzu ve karşı tarafın da sizi manipüle eden sinsi ve kötü niyetli bir insan olduğunu gösterir.
Burçlara inanmayın ama burçsuz da kalmayın
Psikologların yapamadığı karakter analizlerini veya ilişki yorumlarını ben burçların açıkladığını düşünüyorum.
Evet bence çok daha iyi..
beni en iyi açıklayan şeyler burç özelliklerim sanırım. Her zaman hayranlık ve hayretle okuyorum. Tabii bazıları hemen diyor 12 tip insan mı var diye. hayır ama genel özellikler uyuyor ve gerçekten de buna dikkat etmek insanın süpriz yaşama oranını düşürüyor. Cinsiyete göre de biraz farklılıklar gösterse de benim aynı burç aynı cinsiyette kişilerle yaşadığım serüvenler genelde benzer.
Instagram detoksu
Sosyal medya gerçekten yalan bir dünya, bazen sizin için hiç anlamı olmayan veya içi boş ilişkilerle şov yaptığınız, yanında dost hissetmediğiniz ama orda kalplerle paylaşımlar yaptığınız bir ortam çoğu insan için.
Aynı şöhret dünyası ve Tv gibi aslında, herkes kamera önünde ay canım cicim ama kayıt bitti dendiğinde ölse umrunda değil gibi…
Yalan ve Sahte…
Bu şekilde de uzun süre insan ruhunun zehirlenmemesi ve zarar görmemesi çok zor. İlişkiler veya bazı şeyler özel olmalı, iki kişi arasında olmalı… Her şey açıkça yaşandığında gerekli gereksiz herkese de söz ve yorum hakkı vermiş oluyorsunuz.
Kendi kendinizin magazini oluyorsunuz adeta. Sonra da of pof diye bunalıyorsunuz. Ünlülerden ele alalım; bazı ünlüler her şeylerini kendi paylaşıyor sonra da gelen yorum ve yapılan eleştrilere ateş püskürüyor.
Tabii ki hakaret ve nefret içeren yorumları savunmuyorum ya da O’da paylaşmasın o zaman, demiyorum ama buna ortam ve malzeme verme oranından bahsediyorum. Yani bazı ünlüler bu sektörde yıllardır olmasına rağmen asla yakalanmıyor, görülmüyor ya da bir skandala karışmıyor…
Bundan bahsediyorum. Sosyal medya iş arkadaşı, akraba, arkadaş, eski sevgililer vs birçok insanla etkileşim içinde olduğunuz bir alan. Bazı insanlar iş veya okul ortamını özellikle eklemez özel hayat gizliliği adına. Ben de kişisel olarak bunu destekliyorum ama herkesin kendi tercihi tabii ki ama elinde her zaman telefonu konserde saatlerce çekim yapan biri ya da her güzel anda hadi foto çekelim diye anın büyüsünü kaçıran biri pek de sevimli değil aslında…
Kendin için mi yaşıyorsun yoksa insanlara bir şey kanıtlamak için mi? Kanıtlamak istediğin ne? Mutlu bir hayatın olduğu mu? Peki neden kanıtlamak istiyorsun? Çok sevdiğim ve beğendiğim 13 yıllık evli ve çocuklu tanıdığım bir çiftin ayrılık haberini büyük bir skandal içeren paylaşımla instagramdan öğrendim geçen gün. Çok şaşırdım… Hergün mutlu fotoğraflar paylaşan, aşklarını ve yuvalarını gösteren bu aile nasıl birden bu duruma geldi diye şaşırdım.
Sosyal medya veya dışardan görünen şeylere pek de aldırmamak gerekiyor, içlerinde ne yaşanıyor bilemezsiniz…
Aynı şekilde eskiden tandığımve sosyal medyada epey popüler ve mutlu bir hayat gösteren bir kadın da böyleydi…
Ailesi ile arası tamamen savaş alanı, romantik ilişkileri hastalıklı, gerçek bir tane bile arkadaşlığı yok, her ne ortama girse kriz ve kavga çıkarıyor ve çalıştığı işte de hiç sevilmeyip ilaçlar alarak gidiyor ve en sonunda kendini kovdurtma durumuna gelmişti…
Sosyal medya ile kendini uyuşturuyor. Oraya bakıp hayatındaki sorunlarla yüzleşmekten kaçıyor ve orda yarattığı kendine aşık şekilde takılıyordu. Düzenli psikoloğa gidiyordu ama içindeki boşluk ve sorunu bulamıyordu, kimseye ve hiçbir yere ait hissetmiyorum diye ağlıyordu neden sizce?
Şeyma’ da benzer bir örnek belki… Bu tarz profiller çok fazla günümüzde. Bu arada buna benzer bir film vardı kayıp kız diye…
Kadın hırslı ve idealist biriydi, kendi başaramadığı ve içinde kalan şeyleri anlattığı bir çocuk masal kitabı yazıyordu seri halinde. Orda ailesinin ve kendinin ondan beklediği tüm başarı ve ödülleri kazanıyordu… Belki bizim instagramlarımızda kendi masal kitaplarımız olmuştur kim bilir?
Hızlı ve Öfkeli
Merhaba ducati…
Çok yakışıklısın ama asisin… Centilmensin ve elitsin ama bir yandan keskin bir bıçak gibisin. jilet gibi geldin hayatıma ama kesmedin, ben seni yumuşattım sanırım.
Birlikte günbatımını izlerken ben mühendisim şimdi romantik laflar edemem ama sana bu renk ve bulutların nasıl bu renge dönüştüğünü anlatırım demiştin.
Bende, yok teşekkür ederim şimdi ortamın romantikliğini fen dersine çevirmeyelim dedim, güldün… Sevgiye aç yalnız bir halin vardı gerçekten. Sonra biraz sakinleyip duruldun, ilişkileri de motorsikletin ve arabanı kullandığın haşinlikte yönetmek istiyordun ama biraz frene basarak ve etrafı izleyerek yolculuğun daha keyifli olduğunu görmene sevindim.
News
